Fotoğraf: Mehmet ÇAY |
Bir zamanlar bitişik çiftliklerde yaşayan iki erkek kardeş varmış. Bunlar bir gün kendi aralarında anlaşmazlığa düşmüş. Bu, makinelerden emek gücüne ve mala kadar her şeyi hiç aksatmadan paylaşan yan yana iki çiftliğin 40 yıldan bu yana ilk kez ayrı düşmesiymiş.
Böylece, o uzun yıllar süren işbirliği de parçalanmış. Önceleri küçük bir yanlış anlama ile başlayan anlaşmazlık giderek büyük bir uçuruma dönüşmüş ve en sonunda da yerini, karşılıklı sarf edilen nahoş sözcüklerin ardından, haftalar süren sessizliğe bırakmış. Bir sabah kardeşlerden birinin kapısı çalınmış. Kapıyı açınca karşısında elinde marangoz çantasıyla duran bir adam görmüş.
"Ben birkaç günlük bir iş arıyorum " demiş adam. Belki bana verecek ufak tefek bazı işleriniz vardır. Acaba size yardımcı olabilir miyim?"
"Evet", demiş büyük kardeş "sana göre bir işim var. Şu derenin karşısındaki çiftliğe bir bak. Oradaki benim komşum, daha doğrusu orada oturan benim erkek kardeşim. Geçen hafta aramızda bir otlak vardı, ama o buldozeriyle ırmak bendi yaptı ve şimdi aramızda bir dere var. Bunu bana acı vermek için yapmış olabilir. Şimdi ben ondan daha iyisini yapacağım. Ahırın yanında yatan şu kütükleri görüyor musun? Senden bana bir çit yapmanı - 2,5 metrelik bir çit yapmanı istiyorum - ki onun yerini bir daha görmek zorunda kalmayayım. Ne yaparsan yap, şunu hallet."
Marangoz "Sanırım durumu anladım. Bana çivilerin ve çukur açıcının yerini göster ki beğenebileceğin bir iş çıkarayım." demiş. Büyük kardeşin öteberi almak için kasabaya gitmesi gerekiyormuş; bu yüzden marangozun malzemelerini hazırlamasına yardım ettikten sonra akşam dönmek üzere ayrılmış. Marangoz bütün gün boyunca ölçerek, keserek, çivileyerek sıkı bir şekilde çalışmış. Güneşin batmasına yakın çiftçi geri döndüğünde marangoz da işini ancak bitirebilmiş. Çiftçinin gözleri faltaşı gibi açılıp ağzı açık kalmış. Ortada çit falan yokmuş. Derenin bir yakasından öbür yakasına uzanan bir köprü varmış! Korkulukları ve diğer ayrıntılarıyla tam bir usta işi köprü, ve köprüye doğru, kollarını iki yanına açmış bir halde ilerleyen komşusu, yani, küçük kardeşi varmış.
"Onca yaptığıma ve söylediğim sözlere karşın yine de bu köprüyü yaparak nasıl iyi bir insan olduğunu gösterdin" demiş kardeşi. İki kardeş köprünün karşılıklı iki ucunda duruyorlarmış ve daha sonra köprünün ortasında kucaklaşmışlar. Geri döndüklerinde alet çantasını sırtlamakta olan marangozu görmüşler.
"Dur, bekle! Birkaç gün daha kal. Sana vermek istedigim bir sürü proje daha var," demiş büyük kardeş.
"Kalmak isterdim," demiş marangoz, "ama daha yapmam gereken bir sürü köprü var."
Kaynak:
http://www.thegardenoftheheart.com/Daily_Thoughts/Forgiveness.html
Etiketler: Köprü, kardeşler, çiftlik
BEĞENDİYSEN SEN DE PAYLAŞ
0 yorum:
Yorum Gönder