Behlül Dane Hazretleri, bir gün pazara üç tane kuru kafa getirerek, onları satmaya başladı. Her üç kafanın da fiyatları farklıydı. Tabi millet merakla Behlül Dane'nin etrafında toplandı.
"Ey Behlül! Bu kafaları kaça satıyorsun?"
Behlül Dane:
"Birini bir paraya, birini on paraya, diğerini de ağırlığınca paraya satıyorum" diye cevap verince, oradakilerden bir tanesi merak ederek sordu:
"Ey Behlül! Bunların üçü de kurumuş kafalar olduğu halde sen üçüne de ayrı ayrı fiyat biçiyorsun. Bunların birbirlerinden ne farkı var ki?"
Behlül Dane, bunun hikmetini şöyle anlattı:
"Birincisi, taş kafadır. Bunun değeri hepsinden düşüktür; çünkü bu hiç nasihat dinlemez ve nasihata ihtiyaç duymaz.
İkincisi, yani on paralık kafa ise, nasihat dinler; ama nasihati tutmaz. Söz onun bir kulağından girer, öbür kulağından çıkar. Bunun adı da boş kafadır.
Üçüncüsü ise, tam kafadır. Bu kafa, hem nasihat dinleyip onunla amel eder, hem de öğrendiklerini başkasına öğretir. İşte en kıymetli kafa budur. Bunu da ağırlığınca paraya satıyorum."
Kaynak: Anonim
Etiketler: ders, şok eden yanıtlar, cevaplar, kafa, herkes kendi fikrini, satın almak,
0 yorum:
Yorum Gönder