MEHMET AKİF ERSOY'un cenazesi
Mehmet Akif’in cenazesine, bir hukuk talebesi iken iştirak eden Prof. Dr. Sulhi Dönmezer, “Akif’in Cenaze Töreni” başlıklı yazısında o günleri şöyle anlatıyor:
“...O zamanların, ülkemizde egemen tek partisinin otoriter düzeni içinde kimse idare ile çelişkiye düşmek istemediği için basında Mehmet Akif’in yurda dönüşü ve hastalığının seyri hakkında pek fazla haber yayınlanmazdı.
Bizler bu alana geldiğimizde, namaz saatinin yaklaşmış bulunmasına rağmen bir tabuta rastlamadık; hep birlikte bekliyoruz.
Birden lokantanın ön kısmına bir cenaze otomobilinin geldiğini gördük.
İki kişi üzerine örtü dahi konulmamış bir tabutu indirdiler. Yoksul bir fakirin cenazesinin getirildiğini düşünerek bir kısım arkadaşlar yardıma teşebbüs ettiler.
Fakat tabutun Mehmet Akif’e ait bulunduğu anlaşılınca bir anda yüzlerce genç ağlamaya başladı.
Gençler hemen Emin Efendi Lokantasının bayrağını alarak tabutun üstüne örttüler; sonra merhumun bir kısım yakın arkadaşları gelmeye başladı ama ne vali, ne belediye reisi ve ne de tek partinin yöneticilerinden hiç kimse ortalarda yoktu.
Cenaze artık tamamıyla gençlerin sorumluluğunda kalmıştı. Gençler, büyük bir ölüye gösterilmesi gerekli saygı ve vakar içinde, hiçbir tahrike kapılmaksızın cenazeyi omuzlarında Edirnekapı Mezarlığı’nın Şehitlik karşısında bulunan kısmına taşıdılar.
Dini merasim yapılmadan önce hep bir ağızdan hançerelerimizi patlatırcasına İstiklâl Marşı’nı söyledik.”
Kaynak:http://www.tarihistan.org/haber/3062-mehmet-akif-8217in-son-yolculugunda-yalniz-millet-vardi.html
Etiketler: istiklal marşı, Mehmet Akif Ersoy, cenaze, ölüm yıldönümü, tabut, şair, yazar, usta, safahat
0 yorum:
Yorum Gönder