24 Şubat 2014 Pazartesi

Hey Onbeşli Onbeşli...


Hey Onbeşli Onbeşli...



Bilmeyen yoktur herhalde şu meşhur "Onbeşli" türküsünü. Yakında düğünler başlar diye bir hatırlayalım istedim.

Tokat yolları taşlı / Onbeşliler geliyor, yarimin gözü yaşlı...

Çoğumuz bu türküyü duyduğunda kalkıp oynarlar, bu neşeli sanılan türkü de göbek atarlar. Bilinmesi gereken şudur ki; o türkünün aslında acı bir hikayesi vardır:

Bu türkü Çanakkale Savaşı sırasında askerlik çağına girmiş fakat askere alnacak kimse kalmaması üzerine Hicri 1315/miladi 1899 doğumluların 16,5 yaşında askere alınmaları üzerine yakılmış bir türküdür. Bu türkü, b vatan için şehit düşmüş  yavruları anlatır.

Göbek atmak yerine, saygı duymak gereklidir aksine...

Durup düşünmek bir nebze, onların seçenekleri yoktu.
Tek amaçları vardı, onlar dönmemek üzere gittiler ve
Dönmediler!


-=(o)=-


Çanakkale Cephesi, sanki bir ölüm değirmeni gibiydi; tükettiği insanlar haddi hesabı aşmasına ve İngiliz generali Aspinall-Oglander'in "Gelibolu"daki kanlı muharebeler, Türk ordusunun çiçeğini bitirmiştir", tespitinde ifadesini bulan -gerçekten de İngilizler şehit olan gençlerimizi, "çiçeğin tomurcuğu" ve "vakti gelmeden solan gül goncası"na benzetiyorlardı- koskoca bir eğitimli genç nesli yutmasına rağmen bir türlü doymak bilmiyordu.

O kadar ki cephede meydana gelen boşlukları doldurmak için, diğer cephelerden asker getirilemediğinden, en yakın çevreden başlayarak, 15 yaşın üstündeki eli silah tutan bütün gençlerin dahi, gönüllü olup olmadığına bakılmaksızın, Çanakkale'ye sevk edilmeleri alışılmış normal bir hadise haline gelmişti.

O günler, köyde, kasabada erkeğin kalmadığı, gücü kuvveti ve boyu posu yerinde olan herkesin asker olduğu ya da asker olmak zorunda kaldığı kara günlerdi. Birinci Dünya Savaşı'nda, Osmanlı ordusunda insan kaybı öyle bir noktaya varmıştı ki Harbiye Nezareti, harp bütün hızıyla sürerken askerleri birkaç günlüğüne de olsa memleket iznine göndermeye gayret etmişti.

Çünkü harpte gün geçtikçe daha da artan kayıplar, nüfusun tükenmekte olduğu korkusunu doğurmuş ve savaşan askerler memleketlerine nüfusu çoğaltmak üzere gönderilmişlerdi.

Çanakkale Savaşı sırasında, İtilaf Devletlerinin Nisan 1915'ten itibaren kara çıkartmasına başlamalarıyla birlikte cephede takviye kuvvetlere ihtiyaç hâsıl olunca Sultan V. Mehmed Reşad 14 Mayıs 1331'de (27 Mayıs 1915) bir irade (emir) yayınlayarak, yukarıda sözünü ettiğimiz Askeri Mükellefiyet Kanunu'nda değişiklik yapmak ve lise talebelerini de cepheye çağırmak zorunda kalmıştı.


Sultan Reşad, yayınladığı iradede, Mükellefiyet Kanunu'nun 42. Maddesine ek olarak hazırlanan "kâtib-i sultaniye 10. sınıf müdaviminine mütedair (devam edenlere dair)" başlıklı fıkra hakkında şöyle geçici bir düzenleme yapma yoluna gitmişti:

Madde 1: Mükellefiyet-i Askeriye Kanun-u Muvakkatinin (geçici kanununun) 42. Maddesindeki fıkra atiye (geleceğe) tezyil (ertelenmiş) olunmuştur. Muayene-i intihaiye esnasında (muayene sonucunda) mekatib-i sultaniyenin (sultani mekteplerinin) onuncu sınıflarında bulunanlar da hizmet-i makzura (zikri edilen hizmet) hakkına nail olacaktır.

Sultan V. Mehmed Reşad'ın iradesinden sonra Harbiye Nezareti de bir tebliğ yayınlayarak, 1314 (1896) doğumluların (yani 19 yaşındakilerin) henüz askerlik hizmetine çağrılmamışları ile 1315 (1897) doğumluların, bedenleri gelişmiş, harbe elverişli ve silah kullanmaya kabiliyetli olanlarından müsait bulunanların da kıtalara teslim olmalarını istemişti.

Padişahın ve Harbiye Nezaretinin bu çağrısı üzerine, Balıkesir, Bursa, Kütahya, Manisa, Adapazarı, İzmir, Aydın, Muğla ve Konya'nın, tahsilleri ve hayatlarının henüz başındaki bu yeni yetme gençleri, vatanın kendilerinden beklediği yüce vazifeyi hakkıyla ifa etmek azim ve inancıyla silâhaltına koşacaklardı.

Ekseriyeti 15 ila 19 yaşında olan bu genç bahadırların cepheye katılımları anısına Anadolu'da yakılan meşhur "Hey Onbeşli Onbeşli" adlı türküde de söz konusu durum çok acı ve dramatik bir dille anlatılmıştır. Burada sözü edilen "15"liler' 1315 doğumlulardır.


Yani 1 Haziran 1897 ile 22 Mayıs 1898 arasında doğan ve tam 18 yaşını doldurmuş olan gençlerdi. Türküde, bu 1315'li gençlerden şöyle bahsediliyordu:

Hey onbeşli onbeşli
Tokat yolları taşlı
Onbeşliler gidiyor
Kızların gözü yaşlı
Aslan yârim kız senin adın Hediye
Ben dolandım sen de dolan gel beriye
Fistan aldım endazesi onyediye
Gidiyom gidemiyom
Az doldur içemiyom
Sevdiğim pek gönüllü
Koyup da gidemiyom


Kaynak: gazeteler
Etiketler:  Çanakkale Savaşı, savaş, şehitler, gençler, çocuklar,

BEĞENDİYSEN SEN DE PAYLAŞ

0 yorum:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Seçmece Yazılar

Hergün yenisi eklenen yazılarımızı FaceBook sayfanızda görmek istiyorsanız BEĞEN 'e tıklamanız yeterli. Unutmayın, Beğendiyseniz başkaları için Siz de Paylaşın. Teşekkürler....

Powered By EXEIdeas

 

Sorumluluk Reddi

Bu site, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı prensip edinmiştir.
Bu site, 5651 sayılı yasada tanımlanan "yer sağlayıcı" olarak hizmet vermektedir.
İlgili yasaya göre, site yönetiminin hukuka aykırı içerikleri kontrol etme yükümlülüğü yoktur.
Bu sebeple, sitemiz "uyar ve kaldır" prensibini benimsemiştir.

Sitede yer alan hikayeler/yazılar, çoğunlukla internet ortamında bilgisayardan bilgisayara dolaşan, anonim olarak anlatılan hikayeler/yazılardır. Herkesin kolaylıkla ulaşıp paylaşabilmesi için bu blogda da yer almaktadır. Yazının kaynağı biliniyorsa belirtilmiş aksi takdirde anonim kabul edilmiştir.

Sitede verilen öneriler, reçeteler, bilgiler geçerliliğini yitirmiş de olabilir. Buradan öğrenip yapacağınız uygulamalarda tüm risk ve sorumluluk uygulayana aittir.

Telif hakkına konu olan eserlerin yasal olmayan bir biçimde paylaşıldığını ve yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahipleri veya meslek birlikleri,
yonveren[et_işareti/süslü_a]gmail[nokta]com e-posta adresine bildiride bulunabilirler.

Bu adrese gelen talep ve şikayetler hukuk danışmanlarımız tarafından incelenecek, şikayet/talep yerinde görüldüğü takdirde ihlal olduğu düşünülen içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
Site yönetimine ulaşmadan yapılan hukuki işlemlerden site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Bu siteye giren her kullanıcı bu duyurudan haberdar olmuş kabul edilir.
Blogger tarafından desteklenmektedir.